Oğuzhan Demir

Oğuzhan Demir

Hayallerin Gerçeğe Dönüştüğü yer

Yoğun geçen balık ve deniz maceramın ardından eve geç saatte gelip kapalı olan telefonumu açar açmaz gelen sms ile irkildim. Aile aradı dedim herhalde. Fakat gelen sms MCD Gençlik kulübüne aitti ve slogan yarışması hakkında bilgi veriyordu. 31 Mayıs 2010 son tarihti. Önceleri açık konuşmak gerekirse pek alakadar olmadım. Bir gün otururken web sitelerine girdim. Şaşırdım. Çünkü çok profesyonelce hazırlanmış bir ekip ve sponsorlar… Sloganı düşünmeye başladım. Hiç ümitli değildim. Sloganım binlerce kişi arasından ilk 300 e girecek, oradan da ilk 30 a. Dedim şans bu… Hayatımda hiçbir şey çıkmamış bir insan olarak ne kaybederim düşüncesi ile düşünmeye başladım. Muğla Üniversitesi Rektör Yardımcısı Sayın Prof. Dr. Okay NAZLI, Tıp Fakültesi hocalarından Yrd. Doç. Dr. Metin PIÇAKCIEFE ve sevgili abim Dr.M. Tolga ABBAN bana bu konuda çok destek oldular. Açıkçası benim slogan göndermeye niyetim yoktu. Hepsi birden “ Gönder oğlum sloganını… ne kaybedersin ”  Çünkü çok büyük bir proje ve binlerce başvuran genç… Hocalarım olmasa ben hala yerimde oturuyor olurdum. Hepsine saygılarımı sunuyorum. Sloganımı gönderdim ve beklemeye koyuldum. Bir gün ders çalışırken telefon geldi. “ Oğuzhan bey tebrik ederiz, sloganınız ilk 300 e girdi. Aday numaranız şu ve şu saatte Ankara Grand Rixos otel de olun” tabi havalara uçtum.

Fakat yine bir karamsarlık… Gitsem mi, gitmesem mi? Mülakat günü final sınavım var. Hemen fakülteye koştum. Sevgili hocalarım Doç. Dr. Ali TÜRKER ve Yrd. Doç.Dr. Önder YILDIRIM “ Hemen, hemen rapor al git. Bir daha bu fırsat eline geçmez”. Evet, gerçektende öyle idi. Binlerce genç içinden ilk 300 e gir ve gitme. Hemen raporumu aldım ve doğru otogara. Pazartesi Ankara. Tabi dayanamadım 2 gün önceden gittim. Sağ olsun Gökcan arkadaşım beni misafir etti.

Mülakat günü geldi çattı. Otelden içeri girince ne kadar ciddi bir iş olduğunu daha da anladım. Yaka kartımı aldım ve beklemeye koyuldum. Hala içimde bir ümitsizlik… Çünkü 300 genç. Ben nasıl ilk 30’a gireceğim? Sıram geldi çattı… ilk kez karşılaştığım bir mülakat sistemi… Fakat sonradan o kadar çok beğendim ki. İnsanları en iyi şekilde ancak bu kadar güzel tahlil edebilirlerdi. Mülakattan çıktık ve ben Muğla’nın yolunu tuttum. Bir gün yine telefon “Oğuzhan bey tebrik ederiz. Gençlik otobüsüne katılmaya hak kazandınız” O an tek başımaydım ve telefonu kapattığımda çığlık attım. Oleeyyyyyyy… Sevinçten ne yapacağımı bilemedim bir an. Sonra hemen telefona sarıldım tabiî ki. Herkese haber verme durumu. Pasaport, parmak izi gibi ufak tefek işleri hallettikten sonra Ankara’nın yolunu tuttuk…

Ankara’ya gelir gelmez hasta oldum. Eyvah dedim yarın otobüs kalkıyor. Ya hastalığım geçmezse? İlaçlarımı aldım ve dinlenmeye başladım. Gece otobüs geldiğinde eşyalarımızı yerleştirmeye başladık. Herkes otobüsümüze bakıyordu, çünkü çok dikkat çekiciydi.

HAREKET ZAMANI GELDİ VE HEYECAN BAŞLADI..SELANİK-BARİ-ROMA-FLORANSA-VENEDİK-PİSA-PARİS-AMSTERDAM-BRÜKSEL-BERLİN-PRAG-VİYANA-BUDAPEŞTE-BÜKREŞ-SOFYA DERKEN TÜRKİYE’YE ADIM ATTIK. BU ÜLKELERDEKİ ANILARIMIZI YAZMAYA KALKSAK 4 VEYA 5 CİLT OLUR HERHALDE. BU GEZİNİN SONUNDA ANLADIM Kİ ARTIK FARKLI BİR İNSANIM. FARKLI OLMAKTAN KASTIM DÜŞÜNCE GÜCÜ GELİŞEN, AB PROJESİ YAPMAYA BU KADAR HEVESLİ OLAN, YENİ DOSTLUKLAR KAZANAN, ARTIK YERİNDE OTURAMAYAN CIVIL CIVIL BİR İNSAN OLDUĞUMU FARK ETTİM. HAYALLERİMİZİ, UMUTLARIMIZI GERÇEĞE DÖNÜŞTÜREN, UFKUMUZU AÇAN, ZAMANI GELDİĞİNDE EN İYİ DOSTUMUZ ZAMANI GELDİĞİNDE AĞABEYİMİZ OLAN, BİZİ 21. YÜZYILIN KÂŞİFİ YAPAN SAYIN MAKSUT COŞKUN DOKUNULMAZ’ A YÜZLERCE… HATTA BİNLERCE KEZ TEŞEKKÜR ETSEM AZDIR VE DE AYNI ÖZVERİ İLE ÇALIŞAN TÜM MCD EKİBİNE… SEVGİLER

 

OĞUZHAN DEMİR 27

KATILDIĞI ŞEHİT : MANİSA

MUĞLA ÜNİVERSİTESİ SU ÜRÜNLERİ

FAKÜLTESİ ÖĞRENCİSİ

YAŞADIĞI ŞEHİR: MUĞLA